siyaset

Türü
Araştırma
Sayfa Sayısı
523
Baskı Tarihi
2000
Yazılış Tarihi
1992
ISBN
975-470-514-3
Baskı Sayısı
7. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
İletişim
Mütercimi
Yasemin Saner Gönen
Orijinal Adı
Turkey, A Modern History

1800'lerden bugüne, özgün, karmaşık, tartışmalı hatta kavgalı bir süreç olarak yaşanan modernleşme tarihimiz üzerine derinlikli bir inceleme... Zürcher'in emeği, hem yeni bilgiler sunuyor okurlara hem de tutarlı bir yaklaşım. Üçüncü Selim'den, Zürcher'in tanımlamasıyla "Üçüncü Cumnuriyet"e, yani 1980 sonrasına.
(Tanıtım Bülteninden)

Bürokrasinin Geri Dönüşü

1991’den itibaren 1980 öncesinin siyaset kalıpları kendilerini yeniden kabul ettirmiş ve Uluslararası açıdan ise Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri’ne daha da sıkıca bağlanmıştı. 


Türü
Araştırma
Sayfa Sayısı
523
Baskı Tarihi
2000
Yazılış Tarihi
1992
ISBN
975-470-514-3
Baskı Sayısı
7. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
İletişim
Mütercimi
Yasemin Saner Gönen
Orijinal Adı
Turkey, A Modern History

1800'lerden bugüne, özgün, karmaşık, tartışmalı hatta kavgalı bir süreç olarak yaşanan modernleşme tarihimiz üzerine derinlikli bir inceleme... Zürcher'in emeği, hem yeni bilgiler sunuyor okurlara hem de tutarlı bir yaklaşım. Üçüncü Selim'den, Zürcher'in tanımlamasıyla "Üçüncü Cumnuriyet"e, yani 1980 sonrasına.
(Tanıtım Bülteninden)

Devr-i Daim

“Jön Türkler”in iktidarı zamanında Türkiye, aynı siyasal olaylar zincirini, önce İttihat ve Terakki Cemiyeti yönetiminde (1908’den 1918’e kadar) ve sonrasında, “Kemalist” Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetiyle, onun yerini alan Halk Fırkası yönetimi döneminde olmak üzere iki kez deneyimledi. Her iki seferde de bu olaylar zinciri şu aşamalardan oluşuyordu: Liberal ve çoğulcu bir aşama (sırasıyla, 1908-1913 ve 1919-1925) ve bunu izleyen, içinde etkin bir “tek parti sistemi”nin; siyasal, ekonomik ve kültürel milliyetçiliğin ve modernleştirici, laikleştirici reformların bir arada bulunduğu, otoriter baskı aşaması (sırasıyla, 1913-1918 ve 1925-1950).


Türü
Deneme
Sayfa Sayısı
411
Baskı Tarihi
2004
ISBN
9754703566
Baskı Sayısı
6. Baskı
Editörü
Ümit Meriç Yazan

Elinizdeki kitapta, yazan değil konuşan Cemil Meriç var. Sosyoloji Notları ve Konferanslar, Cemil Meriç'in İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü'nde 1965'ten 1969'a kadar anlattığı dersleri, verdiği birkaç konferansın metnini ve bazı sohbetlerinden alınan notları içeriyor. Bu metinlerde Cemil Meriç, 'Cemil Hoca' yüzüyle görünüyor. Kendini ' yazar ve hocayım' diye tanımlamamış mıydı? Donmuş bir müfredatı anlatan bir 'hoca' değil, öğrencileriyle ve dinleyenleriyle birlikte sesli düşünen bir fikir adamı, Cemil Meriç. Bu sesli düşünmeler.

Modern Bir Said-i Nursî'nin Çıkması

Bizde 1923'den beri devlet ve intelijansyâ hâkim sınıftan kopmuştur. İslâmî bir sosyalizm, laik, Allahsız hâkim sınıfı yakıp yıkabilir. Şehirlere duyulan nefret çok kuvvetlidir. Geniş halk tabakalarıyla, şehir aydınları kopmuştur. Yarı mistik, yarı, okumuş kuvvetli bir liderin, modern bir Said-i Nursî'nin çıkması kâfidir. Tehlikeli.
 


Türü
Araştırma
Sayfa Sayısı
335
Baskı Tarihi
2016
ISBN
9789752637061
Baskı Sayısı
43. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Timaş
Editörü
Adem Koçal

19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda modernleşme sürecini, siyasi, toplumsal ve kültürel değişiklikleri ele alan İlber Ortaylı'nın başyapıtı gözden geçirilmiş baskısıyla Timaş'ta. Sırpça, Yunanca ve Macarca'ya çevrilen, Ukraynaca çevirisi devam eden kitap son dönem Osmanlı modernleşme tarihini ele alıyor...

Alemdar Mustafa Paşa Darbesi

1808 Temmuzunda Rusçuk ayanı Alemdar Mustafa Paşa onbeşbin askeri ile İstanbul'daydı. IV. Mustafa'yı İstanbul'daki yeniçeri zorbaların elinden kurtarmak için gelmiş gibiydi. Gerçek amacı ise sarayda mahbus olan reformcu padişah III. Selim'i tekrar tahta çıkartmak, yeniçeri zorbaların ve mutaassıb ulemanın yokettiği Nizam-ı Cedidin yeniden kurulmasını sağlamaktı. Rusçuk ayanı Mustafa Paşa'nın okuma-yazma bilmediği söylenir, ancak batı dünyasının gücünü ve temel reformların gereğini anlamıştı. İmparatorluğun 18. yüzyılında ortaya çıkan Rumelili taşra feodallerinin tipik bir örneği idi. III. Selim'in tahttan indirilmeden kısa bir süre önce lağvetmek zorunda kaldığı Nizam-ı Cedid'in taraftarları, bir bir onun etrafında toplanmışlardı. Bunların içinde en önemli altı tanesi Nizam-ı Cedidin öncülerinden olup «Rusçuk Yaranı» diye bilinirler. Rumeli kıtası imparatorluğun son yüzyılını yönlendiren reformcu ve müdahaleci rolünü oynamaya başlamıştı.

Tastamam yüz sene sonra, gene Rumeli'de ayaklanan asker, Sultan Il. Abdülhamid'e meşrutiyeti ilan ettirecek, bir yıl sonra da ayaklanan irtica'yı bastırmak için Rumeli ordusu, Hareket Ordusu adı altında Alemdar'ın izlediği yoldan İstanbul'a gelecekti. Alemdar, III. Selim'e ve onun ıslahatçı grubuna candan bağlıydı. IV. Mustafa'nın tahttan çekilmesini ve yeni düzen getiren III. Selim'in saltanatının devamını istiyordu. İsteklerini zorla kabul ettirmek için sarayın kapılarına dayandığında, IV. Mustafa saltanatı kurtarmak için amcaoğlu III. Selim'in ve kardeşi veliaht Şehzade Mahmudun idamını emretti. Dışarda Rumeli askeri kapıları zorlarken sarayın içinde bir kovalamaca başlamıştı. III. Selim, celladlarıyla boğuşarak katledildi. Şehzade Mahmud ise Haremdeki fedakar kadınlar tarafından kurtarıldı.

Alemdar saraya girdiğinde Sultan III. Selim'in cesediyle karşılaştı.

Bu nedenle derhal Şehzade Mahmud'a biat edildi. Osmanlı padişahlarının otuzuncusu olan II. Mahmud, hayat ve saltanatını borçlu olduğu Alemdar Mustafa Paşaya sadaret mührünü teslim etti.


Sayfa Sayısı
320
Baskı Tarihi
Aralık 2015
Yazılış Tarihi
2011
ISBN
978-605-171-161-4
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Alfa
"Bu kitap, 2003-2007 yılları arasında yaşanan ve kamu yönetiminde yeniden yapılanma projesi ekseninde dönen olayları, değişim sürecini, siyasî çıkarlar ve güç mücadelesi yapılırken ülkemizin geleceğinin nasıl göz ardı edildiğini hikâye ediyor. Bir bütün olarak başlatılan değişim programının bir parçası olan Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma Projesi'nin öyküsünü ve projenin yürütülmesi sırasında karşılaşılan olayların perde arkasını anlatıyor.

Kamu Reformu Girişimi Neden Başarısız oldu?

Altıncı sorun, yeniden yapılanma konusunda belirleyici aktörün, siyaset kurumundan çok bürokrasiymiş gibi sunulmasıdır. Halka ve halkın beklentilerine yakın siyasî aktörlerin konunun önemini yeterince kavrayamaması, özellikle bakanların günlük işlerin yoğunluğundan kendini arındıramaması veya eleştirilerden çekinmesi gibi nedenlerle sorumluluğu bürokratlara bırakması proje için bir açmaz oluşturdu. Siyasî iktidarın vizyonunu benimsemeyen veya değişimin doğuracağı meçhullükten endişe duyan devlet memurları açıkça karşı çıktılar veya görevi ihmal yoluyla pasif direnişler sergilediler.

Sayfa Sayısı
320
Baskı Tarihi
Aralık 2015
Yazılış Tarihi
2011
ISBN
978-605-171-161-4
Baskı Sayısı
1. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Alfa
"Bu kitap, 2003-2007 yılları arasında yaşanan ve kamu yönetiminde yeniden yapılanma projesi ekseninde dönen olayları, değişim sürecini, siyasî çıkarlar ve güç mücadelesi yapılırken ülkemizin geleceğinin nasıl göz ardı edildiğini hikâye ediyor. Bir bütün olarak başlatılan değişim programının bir parçası olan Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma Projesi'nin öyküsünü ve projenin yürütülmesi sırasında karşılaşılan olayların perde arkasını anlatıyor.

Kamu Reformu Girişimi Neden Başarısız Oldu?

Beşinci sorun olarak, siyasî iktidarın birçok aktörünün ortak bir vizyon ve misyon etrafında azim ve sebatla durmayışı söylenebilir. Özellikle bütün bakanların, Meclis grup başkan vekillerinin ve partinin politika belirleyicilerinin ortak bir hedef için kararlı olması başarının en önemli faktörüdür. Bakanlar Kurulu, ortak bir vizyon ve hedef oluşturmak için iki kez gündemi sadece “Kamu Yönetiminde Yeniden Yapılanma Projesi” olan toplantı yapmasına rağmen, bazı bakanlar eleştiriler karşısında siyasî bir refleksle kenarda durmayı tercih ettiler. Sayın Başbakanın ısrarlı ve kararlı desteği ile AK Parti grubunun yoğun çabası projenin en önemli şansı oldu.

Türü
Araştırma
Sayfa Sayısı
592
Baskı Tarihi
2009
Yazılış Tarihi
1951
ISBN
975-7663-95-6
Baskı Sayısı
6. Baskı
Basım Yeri
İstanbul
Yayın Evi
Kubbealtı Neşriyat
Editörü
Aysel Yüksel
Neden Altını Çizdim?
Tanıdk geliyor mu?

Bir hükümdarı al aşağı etmek endişesinin fersahlarca üstünde bir vazife!

Genç müdür (Kenan Rıfai)'nin başında çeşitli gaileler de vardır. Bir kere mektebi (Numune-i Terakki - İstanbul Lisesi), memleketin seçilmiş ailelerinin çoğu şımartılmış çocuklarıyla doludur. İçlerinde rütbe ve nişan sahibi olmuş ve günlük hayatlarım, tahsilden gayri en uygunsuz yollarda kullanmak isteyen talebe ile karşı karşıyadır. Fakat işin asıl müşkül tarafı bu değildir. Selefi olan Ali Nadir Bey, devlet merkezinde gizlice faaliyete geçmiş olan Terakki ve İttihat teşkilatıyla iş birliğini kabul edip, sonra da bir sarhoşluk gecesinde Sultan Hamid'e karşı tertiplenen hareketi ağzından kaçırdığı için büyük çapta tevkiflere sebep olup kendi de sürülen bir kimsedir. Bu yüzden bir kere padişahça adı kirlenen Numune-i Terakki, Saray'ın endişe mevzûu olmuştur. Öyle ya ... eski müdür siyasi emellere sahip bir adam olduktan sonra, yenisi neden olmasın? İşte bu sebeple de mektep devamlı surette sivil polis teşkilatının göz hapsindedir. Zavallılar nasıl bilebilirler ki, mektebinin etrafını sardıkları genç müdürün, bu gökkubbe altında üstüne aldığı vazife, bir hükümdarı al aşağı etmek endişesinin fersahlarca üstündedir. Hem o çok iyi bilir ki, bir devlet mekanizması, daima cemiyet bünyesine uygun formlara girer. Eğer milletlerin moral ve sosyal seviyeleri olgunluk semtine doğru yol alırsa, devletin de bu ahenge muvazi adımlar atacağı tabiidir. Esaseri bir toplumun politik nizamını düzenlemek keyfiyeti, bu işe liyakatli bir zümrenin vazifesidir. "Zulüm, bir şeyi kendi mevziine koymamaktır," diyerek her işi ehline ve liyakatlisine bırakmaktan son derece haz duyan bu büyük insan, memleketin siyasi bünyesine çeki düzen verme davasına el sürmeyecek biri varsa, onun da kendisi olduğunu pek iyi bilmekte idi. Ve siyasi görüşü her çağında çok keskin olmakla beraber, sonuna kadar, hamiyetli bir vatandaştan ileri politik hayatı asla düşünmemiştir.