Göğsümün üstüne düşen bu ağır ve acımasız "yaşamak" kayasının altında dayanıklılığım, başımın üstünde duran bu kısa ve dertsiz çatının altında senin de var olduğunun bilincine varmamla birlikte güç buldu. Senin de bu gurbette oluşunu düşünerek rahatladım. Nefes almayı, var olmayı, kendi bulunuşumu, gurbeti, kalabalıklar arasındaki acıklı yalnızlığı, gürültü patırtı ortasındaki ağrı verici suskunluğu, kalabalığın içindeki korkunç kimsesizliği, başkalarında tutsak olmayı, kendinde gizlenmeyi, söyleyememelerin bunalımını, yazamamalarının düğümünü, seslerin iğrenç örtülerinin ardında meçhul kalmayı, sonuçsuz bekleyişlerin yakıcı ateşini, evet bunların tümünü senin uyanık gözlerin bende görmüş ve ilhamının dili beni bütün bunların bilincine vardırmıştır. Bunların hepsini "senin var olduğunu biliyor oluşumun" kutsal ve mucizevi tesellisiyle içimde tutuyor ve böylelikle bu gam enkazının altında ayakta duruyor, yürüyor, soluk alıp veriyor ve yaşıyordum. Şimdi sen ölümle birlikte gittin ve ben burada, sadece her nefeste sana bir adım daha yaklaşıyorum umuduyla soluk alıp veriyorum. 
Ve işte bu benim hayatım!
      
             -
            Çöle İniş (Hubut - Kevir) -
            Sayfa 314
          
          Türü
          Diğer
              Sayfa Sayısı
              527
          Baskı Tarihi
              Eylül 2010
          ISBN
              978-605-5482-00-8
          Baskı Sayısı
              0. Baskı
          Basım Yeri
              Ankara 2010
          Mütercimi
              Prof.Dr.Hicabi Kırlangıç - Prof.Dr.Derya Örs
          Orijinal Adı
              Hubut der Kevir
          Birden elindeki elmayı uzattı ve gözleriyle benden onu dişlememi istedi. Fakat ben dudaklarımı daha sıkı kapattım. Yüreğimdeki dilsiz bir duygu diyordu ki an, büyük bir inkılâp anıdır. Bütün varlık olduğu yerde durmuş heyecanla bekliyordu. O, bir isyan alevi gibi karşımda dalgalanıyor ve sabırsız yakıyordu beni. Bense kalbinde korkunç bir volkanın patlamak için sabırsızlandığı dağ zirvesinin sakinliğine sahiptim. O her an daha kararlı ve saldırgan, ben her an daha tereddütlü ve ezgin. Günah duygusu.
      
    