Buruk Şenlik
Günümüzün karmaşık dünyası buruk bir şenliğe benziyor; sürekli daha çok eğlenmeyi kendimize hak görüp bunun için sonu gelmez bir iştahla her şeyi hızla tüketirken, içimize gizlice oturan o sıkıntının huzursuzluğunu yaşıyoruz. Ondan kurtulmanın yegâne yolunun ise yine daha çok tüketmek olduğuna inanıyoruz. Tükenenin yalnızca madde olmadığını, kendi çaresiz varlığımız olduğunu fark edemeden sürekli endişe kaynağı olan bir performans tutkusunun peşinden gidiyoruz. Böylece o iç sıkıntısını hep o fazla gürültülü şenliğin alacalı renk ve biçim patlamalarına boğarak susturacağımızı düşünüyoruz. Her şenlikte üretici gücümüze biraz daha yabancılaşarak, her ilişkide nomos'un kerterizlerini biraz daha kaybederek. En coşkulu görünen şenlikte bile içimize sinsice oturan o burukluk bu yüzdendir.
Anakronik İki Kavram: Anomi ve Yabancılaşma
Toplumbilimci Barlas Tolan'ın 1970'lerin sonlarına doğru, bir doçentlik tezi olarak yazdığı, 1981'de kitaplaştırılarak yayınlanan, belli bir tanınırlığa kavuşmuş özgün eseri "Çağdaş Toplumun Bunalımı. Anomi ve Yabancılaşma", tam bu dönüşüm döneminin sancılarını, eski dünyanın kavramlarıyla anlama çabasıdır. Nitekim anomi ve yabancılaşma kavramları, esasen sanayi kapitalizminin yol açtığı toplumsal sorunlardır. Tolan, yıllar içinde birkaç toplum bilimci kuşağına esin kaynağı olan bu eserinde, hem kuramsal bir bilanço yapmış hem 1970'lerin dünyasının git gide büyümekte olan toplumsal rahatsızlıklarını, erken dönemde teşhis etmiştir. Diğer yandan, aslında farklı yazın ve kuramsal tavırların ürünü olan iki kavramı yeni bir sorunsal içinde buluşturmaya çalışmıştır.
../ Her ne kadar anomi ve yabancılaşma, kitabımızın başlığında ve içeriğindeki makalelerde az ya da çok tartışma konusu olsa da, bu kavramları yeniden canlandırmayı,yeni olgulara onlar ekseninde bakmayı öneren bir model geliştirmeyi hedeflemediğimizi belirtmek isterim. Bu anlamda, "Buruk Şenlik" bir risk alarak, görece anakronik kavramsal bir tartışmaya girmektedir. Ancak amacımızın bu kavramları kuramsal önermelerde merkeze almak olmadığını bir kez daha ifade etmekte yarar görüyorum.
Ali Ergur | Buruk Şenlik (Önsöz, s.9)
Artık 'büyük düşün'ülemeyen bir çağdayız
Artık 'büyük düşün'ülemeyen bir çağdayız. 19. yüzyılın babalar'ının kuramsal modelleme lükslerinden pek azına sahibiz. Ne sınıf (Marx), ne organizma (Spencer), ne rasyonelleşme (Weber), ne kolektif bilinç (Durkheim), ne bütünleşme (Parsons) gibi tümel kavramları büyük modeller oluşturmak için kullanabiliyoruz. Bu durum, kuramların zayıflığı nedeniyle değil,kapitalizmin köklü değişiklikler geçirip insan topluluklarının ilişki düzenlerini kökten sarstığı için böyledir. Artık büyük bir 'toplum' sistemine atıfta bulunarak toplumsalı hayal etmek mümkün değildir. Zira günümüz kapitalizmi, sanayi çağından farklı olarak enformasyon işlemekte, bu da çok daha esnek,akışkan, belirsiz, anlıksal bir eylem mantığını gerektirmektedir. Böyle bir yeniden oluşum, bütünlüğü ve sürekliliği olmayan ilişki biçimlerinin öneminin artışını getirmiştir.
Kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım.
Vatan Üzerine
Türkiye’nin güvenlik stratejilerine, yurt içindeki siyasi, ekonomik, teknolojik, çevresel ve sosyo-kültürel problemlerine yönelik bilimsel araştırmalar yapmak; karar alıcılara milli menfaatler doğrultusunda çözüm önerileri, karar seçenekleri ve politikalar sunmak Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (BİLGESAM)’nin kuruluş amaçları arasında yer almaktadır.
Uzmanlık
Modern subay kadrosunun profesyonel niteliğini incelemenin ilk adımı profesyonelliği tanımlamaktır. Herhangi bir mesleğin bir hizmet türü olarak ayrıştırıcı özellikleri, o mesleğe özgü uzmanlık, sorumluluk ve birliktir.
UZMANLIK
Profesyonel bir insan, insan emeğinin belirli bir alanında özel bilgi ve becerilerle donanmış bir uzmandır. Uzmanlık, sadece, uzun süreli bir eğitim ve tecrübe ile elde edilir. Uzmanlık, mesleği, o meslekte bilgi sahibi olmayan insanlardan ayırmak ve meslek mensuplarının göreceli yeterliğini ölçmek için mesleki ehliyete yönelik objektif standartların temelidir. Bu tür standartlar evrenseldir. Bu standartlar bilgi ve beceriye bağlıdırlar ve de zaman ve mekana bakılmaksızın genel kullanımda uygulanabilir özelliktedirler. Sıradan beceri ve sanat sadece şimdiki zamanda varolur ve bunlara, evvelce ne olduğuna atıfta bulunmaksızın, varolan bir tekniğin öğrenilmesiyle hakim olunur. Fakat mesleki bilgi, tabiatı itibariyle entelektüeldir ve yazıyla muhafaza edilmeye uygundur. Mesleki becerinin tarihi vardır ve mesleki yeterliğin özünde, bu tarih hakkında belli bir düzeyde bilgi yeralır. Mesleki bilgi ve becerinin geliştirilmesi ve aktarılması için araştırma ve eğitim kurumlan gereklidir. Akademik dergiler, konferanslar ve personelin uygulama ve öğrenim arasında sirkülasyonu yoluyla mesleğin akademik ve uygulama alanları arasındaki temas korunur.
Mesleki uzmanlıkta, ayrıca, normal meşguliyetlerin yoksun olduğu bir genişlik boyutu mevcuttur. Mesleki uzmanlık, toplumun tüm geleneksel kültürünün bir dilimidir. Profesyonel insan becerisini ancak, parçası olduğu bu daha geniş gelenekten haberdar olduğu takdirde başarıyla uygulayabilir. Öğrenilmiş meslekler, sadece toplumun tüm öğrenim yapısının bütünleyici bir parçası olduğundan “öğrenilmiş” mesleklerdir. Buna bağlı olarak, mesleki eğitim iki safhadan oluşur: ilki geniş, liberal ve kültürel arkaplanı, İkincisi ise mesleğin özel becerileri ve bilgisini yerleştirir. Profesyonel insanın liberal eğitimi, normalde toplumun bu amaca adanmış genel eğitim kurumlan tarafından sağlanır. Öte yandan, mesleki eğitimin ikinci veya teknik safhası, bizzat meslek kuruluşları tarafından faaliyeti sürdürülen veya meslekle bağlantılı olan özel eğitim kurumlan tarafından verilir.
Sosyolojide Temel Fikirler, ondokuzuncu ve yirminci yüzyılların büyük sosyolojik düşüncelerine bir giriş çalışması olarak hazırlanmıştır. Hedef kitlesi sosyoloji ve ilişkili sosyal bilim derslerine devam eden Lisans ve Hazırlık Sınıfı öğrencileridir. Kitabın ilgi odağı, sosyoloji ve toplumsal düşüncenin -içinde yaşadığımız dünyayı anlama, yorumlama ve bazı örneklerde değiştirme aracı olarak- gelişiminde etkili olan temel fikirlerdir. Kitap üç ana kesim veya döneme bölünmüştür:
1. Klâsik Dönem: Kurucu Babalar ve Çağdaşları,
2. Modern Dönem,
Marx ve Engels
Durkheim toplumsal düzene odaklanırken, Karl Marx ve çalışma arkadaşı Friedrich Engels toplumsal çatışmaya yoğunlaştı. Marx veEngels siyasal çatışmaya taraftardı ve onlar toplumsal devrimin tarihteki temel itici güç olduğunu ilân ettiler ve onu sınıf-temelli toplumlardan geleceğin (ütopik) komünist sınıfsız toplumuna doğru ilerlemenin bir aracı olarak gördüler.
Sosyolojide Temel Fikirler, ondokuzuncu ve yirminci yüzyılların büyük sosyolojik düşüncelerine bir giriş çalışması olarak hazırlanmıştır. Hedef kitlesi sosyoloji ve ilişkili sosyal bilim derslerine devam eden Lisans ve Hazırlık Sınıfı öğrencileridir. Kitabın ilgi odağı, sosyoloji ve toplumsal düşüncenin -içinde yaşadığımız dünyayı anlama, yorumlama ve bazı örneklerde değiştirme aracı olarak- gelişiminde etkili olan temel fikirlerdir. Kitap üç ana kesim veya döneme bölünmüştür:
1. Klâsik Dönem: Kurucu Babalar ve Çağdaşları,
2. Modern Dönem,
Sosyolojinin temel soruları
Toplum kendi üyelerinin toplamından daha fazla bir şey midir? Toplum kendi başına bağımsız bir gerçekliğe ve kendi yapısı içinde yer alanların yaşantıları ve kaderlerini kontrol yeteneğine sahip bir şey midir? Aksine insan, toplumu ve kendi geleceğini kontrol ve belirleme yeteneğine sahip özgür bir fail midir?
Arka Kapak:
KITLESEL GÖZETIM-VERILERIN KÖTÜYE KULLANIMI-SIBER SAVAŞ
Çok iyi kaleme alınmış etkileyici bir kitap
Deutschlandfunk (Radyo Kanalı)
Dijital Büyük Birader
George Orwell 1984'te "Yalnız olmakla bağlantılı herhangi bir şey yapmak, örneğin hep yalnız yürüyüş yapmak da tehlikeli olabilirdi." yazmıştı çünkü bu "bireyciliğe ve olağan dışılığa” işaret edebilirdi. Google'ın Houston'da bir adamın posta kutusunda çocuk pornosu ile ilgili fotoğraflar bulması nedeniyle bu adamın çocuk pornografisi şüphesiyle Ağustos 2014'te tutuklanması bu duruma uyar. Çocuk pornografisinin yayılması hiç şüphesiz tiksindirici bir şey ve suçtur fakat asıl soru, suç teşkil eden herhangi bir şeye dair başlangıç şüphesi barındırmayan, hakkında mahkeme kararı bulunmayan, somut bir gerekçe olmadan herhangi bir mailin "potansiyel sapma emaresinden” dolayı incelenip incelenemeyeceği sorusudur, aynı zamanda global "Büyük Birader” olarak Google'ın e-mail içeriğini sansürden geçirme, ahlaki veya hukuki merci rolünü üstlenme ve kuralları belirleme yetkisinin olup olmadığı sorusudur. Böylece demokratik kontrol; yasamanın, yürütmenin ve aynı zamanda da yargının kontrolü, tamamen kendi veya hissedarlarının keyfine göre istediği gibi davranan bir şirkete geçmektedir. Bir şeyin "anormal" veya "şüpheli" olduğunu, herhangi bir yazılımcı tarafindan geliştirilen algoritma belirlemektedir. Olayın gerçek saatinde bizzat keşfedememiş olsalar da, normalden sapma gösteren durumlar, güvenlik makamlarına bildirilmektedir.
Devamlı gözetleme durumu, sadece cezai müeyyidelere yol açmak zorunda değildir. Bu durum ileride kesinlikle farklı sonuçlar doğurur, örneğin kişi kendisi için doğru olmayan bir besin satın aldığı için ya da sağlıklı beslenmediği için, gelecekte sigortaya daha yüksek meblağ ödemek zorunda kalabilir. Mesela araba, tekerlekli bir veri belleği konumunda olursa, hız sınırının aşıldığı durumlar canlı olarak anında bildirilebilir veya daha sonra bu bilgiler kara kutudan alınabilir. Eğer ev Google firma ağına bağlı bir gözetleme sistemiyle donatılmışsa herhangi bir anda sadece ev ısısı değil, aynı zamanda da sigara, içki içilip içilmediği, sesli kutlama yapılıp yapılmadığı da ölçülebilir. Evde kalan kişi sayısının tespiti, televizyon alışkanlıklarının ölçülmesi ve değerlendirilmesi gibi konular ise çocuk oyuncağıdır. Evde kullanılan tüm cihazlar prize takıldığında eski, bozuk veya fazla enerji tükettiği için değiştirilecek olan süpürgenin yerine yenisi Amazon aracılığıyla kapınızın önüne gelmiş olabilir. Büyük Birader politik bir diktatör olmak zorunda değildir: O, günlük hayat için candan bir yardımcı kılığında gelir; diktatör ise sessizce, kendiliğinden onu takip eder. Eskiden, "özgürlük, milim milim ölür” denirdi, bugün ise onun ölümü 'bit' ve "bayt” ölçeğinde olmaktadır.
Türkiye’nin güvenlik stratejilerine, yurt içindeki siyasi, ekonomik, teknolojik, çevresel ve sosyo-kültürel problemlerine yönelik bilimsel araştırmalar yapmak; karar alıcılara milli menfaatler doğrultusunda çözüm önerileri, karar seçenekleri ve politikalar sunmak Bilge Adamlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (BİLGESAM)’nin kuruluş amaçları arasında yer almaktadır.
Profesyonel Askerlik
Meslek, hayli ihtisaslaşmış nitelikleriyle kendine özgü bir işlevsel grup türüdür. Heykeltıraşlar, stenograflar, müteşebbisler ve reklam yazarlarının tümü birbirlerinden farklı işlevlere sahiptir, ancak bu işlevlerin hiçbiri tabiatları itibariyle mesleğe özgü değildir. Fakat profesyonellik, bir doktor veya hukukçunun özelliği olması ile aynı anlamda, modern silahlı kuvvetlerdeki subayın da özelliğidir. Profesyonellik, günümüz silahlı kuvvetler subayını, önceki çağların savaşçılarından ayrıştırmaktadır. Bir mesleki organ olarak subay kadrosunun varlığı, sivil-asker ilişkileriyle ilgili modern meseleye kendine özgü özelliğini kazandırmaktadır.