Üstünlük çabası asla son bulmaz
Dini ve milliyetçi hareketlerin de bir değişiklik aracıdır
İnsancıl İlke
Stephen Hawking
Bildiğimiz Dünyanın Sonu
Marx’ın ve Engels'in Manifesto'yu yazmalarından bu yana geçen yüz elliyi aşkın yılda, Marksistlerin "kapitalizm krizi" ile ilişkileri, "Kurt var!" diye bağıran çobanın hikâyesine benzedi. O dev, sarsıcı ve yok edici kriz bir türlü gelmek bilmiyor. Marksistler de her geçici, kısmi krizi beklenen nihai kriz sanmaktan vazgeçmiyorlar.
Bolşeviklerin Pratikle İmtihanı
Bolşevikler başlangıçta Rus imparatorluğunun kaderine kayıtsızmış gibi göründüler. Ne de olsa, serde, milliyetçiliğin, emperyalizmin ve Çarcılığın kötülüklerine inanan enternasyonalist sosyalistler olmak vardı. Finlandiya'yı ve Polonya'yı "serbest bıraktılar". Yaptıklarının sadece, kinik bir tutum takınarak zor bir anda safra atmak olduğu da söylenebilir. Ben bunun daha çok, ideolojik önyargılarıyla uyumlu bir tür dolaysız, neredeyse içgüdüsel tepki olduğunu düşünüyorum.
Ama sonra rasyonel düşünceler ağır bastı. Bolşevikler kendilerini askeri açıdan güç bir iç savaş içinde buldular. "Serbest bırakma"nın kendi sınırlarında aktif düşman rejimler yaratmak anlamına gelebileceğinden korktular. İç savaşı kazanmak istiyorlardı; bunun da imparatorluğu yeniden fethetmeyi gerektirdiğine karar verdiler. Finlandiya ve Polonya için çok geç olduğu anlaşıldı, ama Ukrayna ve Kafkaslar için o kadar geç kalınmış sayılmazdı. Birinci Dünya Savaşı sırasında Avrupa'daki üç büyük çokuluslu imparatorluktan -Avusturya-Macaristan, Osmanlı ve Rus İmparatorluklarından- sadece Rus imparatorluğu işte bu şekilde hayatta kaldı, en azından 1991'e kadar. İlk Marksist-Leninist rejim işte bu şekilde bir Rus imparatorluk rejimi haline, Çarcı imparatorluğun halefi haline geldi.
İsrailli Yazar ve Tarih Profesörü Yuval Noah Harari’nin kaleme aldığı Hayvanlardan Tanrılara Sapiens, son yılların en çok ses getiren kitapları arasında yer alıyor. Başlangıçtan bugüne insanın tarihsel yolculuğunu ele alan eser, bugünü meydana getiren tüm koşulları fenni ve sosyal bilimler ışığında detaylandırıyor.
Değişen dengeler
Piyasa insanların duygusal ve cinsel hayatlarını nasıl yaşayacağına bile giderek daha fazla karışıyor. Aile geleneksel olarak başlıca çöpçatanlık kurumuyken bugün duygusal ve cinsel tercihlerimizi belirleyen ve etkileyen, sonra da istediğimiz şeyi (yüklüce bir ücret karşılığında) bize sağlayan piyasadır. Eskiden gelin ve damat ailenin salonunda bir araya gelir ve para bir babadan öbürüne geçerdi. Bugünse flört kafelerde ve barlarda gerçekleşirken para da âşıklardan garsonlara geçiyor. Bundan çok daha büyük miktarda para ise kafeye girerken piyasanın ideal güzellik tanımına olabildiğince yakın olmamıza yardımcı olan moda tasarımcılarının, spor salonu yöneticilerinin, diyetisyenlerin, kozmetikçilerin ve plastik cerrahların banka hesaplarına akıyor.
İsrailli Yazar ve Tarih Profesörü Yuval Noah Harari’nin kaleme aldığı Hayvanlardan Tanrılara Sapiens, son yılların en çok ses getiren kitapları arasında yer alıyor. Başlangıçtan bugüne insanın tarihsel yolculuğunu ele alan eser, bugünü meydana getiren tüm koşulları fenni ve sosyal bilimler ışığında detaylandırıyor.
Devlet karşısında zayıflayan birey
Devlet ve piyasa, yabancılaşmış bireylerden oluşan bir topluma, güçlü aileler ve topluluklara göre çok daha kolay müdahale edebilir. Apartmandaki komşularıyla kapıcıya ne kadar ödemeleri gerektiği konusunda bile anlaşamayanlar devletlere nasıl direnebilirler?
İsrailli Yazar ve Tarih Profesörü Yuval Noah Harari’nin kaleme aldığı Hayvanlardan Tanrılara Sapiens, son yılların en çok ses getiren kitapları arasında yer alıyor. Başlangıçtan bugüne insanın tarihsel yolculuğunu ele alan eser, bugünü meydana getiren tüm koşulları fenni ve sosyal bilimler ışığında detaylandırıyor.
Çin'in baojia sistemi
Çin'deki Ming İmparatorluğunda (1368-1644) nüfus baojia sistemi içinde örgütlenmişti. On aile bir araya gelerek bir jia, on jia da bir bao oluşturuyordu. Bir bao 'nun üyesi bir cinayet işlediğinde, diğer bao üyeleri, özellikle de bao'nun yaşlıları, suçluyu cezalandırabilirdi. Vergiler de bao üzerinden toplanıyordu ve her ailenin kazancını tespit ederek ödemeleri gereken vergi miktarını belirlemek devlet görevlilerinden ziyade yaşlı bao üyelerinin göreviydi. İmparatorluk açısından bu sistemin muazzam avantajları vardı. Binlerce gelir kontrolörü ve vergi memuru beslemek yerine, yaşlılar her bireyin ne kadar vergi verebileceğini biliyor ve gereken vergiyi imparatorluk ordusunu işe karıştırmadan toplayabiliyorlardı.
İsrailli Yazar ve Tarih Profesörü Yuval Noah Harari’nin kaleme aldığı Hayvanlardan Tanrılara Sapiens, son yılların en çok ses getiren kitapları arasında yer alıyor. Başlangıçtan bugüne insanın tarihsel yolculuğunu ele alan eser, bugünü meydana getiren tüm koşulları fenni ve sosyal bilimler ışığında detaylandırıyor.
Ailenin ve cemaatin çöküşü
Sanayi Devrimi insan toplumlarında pek çok büyük değişikliğe yol açtı. Endüstriyel zamanlamaya uyarlanmak bunlardan sadece biridir. Diğer önemli örnekler arasında şehirleşme, köylülüğün ortadan kalkması, proleteryanın yükselişi, bireyin güçlenmesi, demokratikleşme, gençlik kültürü ve ataerkilliğin güçsüzleşmesi sayılabilir. Bütün bu değişimler, insanlığın başına gelmiş en ciddi toplumsal devrim karşısında bir hiçtir: Ailenin ve topluluğun çöküşü, yerine devletin ve piyasanın geçmesi.